Hobiler Üzerine

Geçenlerde bir üniversitenin mezunlar derneğini ziyaret etme şansı buldum. Orada İzcilik ile ilgili bir kısım ayırmışlar çok hoşuma gitti. (Hoş bana göre İzcilik liseye kadardır, sonraki aşaması Dağcılık, Trekking, Hiking gibi kısımlara ayrılır üniversitede, ama burada varmış, neyse) Sonrasında eski izcilik günlerimi hatırladım. Koyu bir izciydim ben de ilk okul orta okul ve lise yıllarında, bir çok kampta ve oymakta ekip başlığı yapmışlığım var. Daha sonrasında İzcilik benim için güzel bir hobi olduğunu düşündüm ve hobiler üzerine bir yazmalıyım diye düşündüm.

Hani klişe bir söz var ya dostlar ile ilgili onu hobilere çevirsek, "Bana hobilerini söyle, sana kim olduğunu veya kim olacağını söyliyim" şeklinde söylesek belki de doğru olur.

Şu an bir ayakkabı alırken bile küçükken ki izcilik hobim etkiler beni outdoor alırım hep mesela. Demek ki hobiler bizim hayata bakışımızı etkiliyormuş sonucuna da varıyorum buradan.

İlkokul orta okul ve lise yıllarımda temel üç tane hobim oldu; Bilgisayar bilimleri (hobi diyorum çünkü para amaçlı yapmıyordum, eğlenceli geliyordu, öğretmenlerimin evlerine gidip bilgisayarlarını hem donanımsal hem de yazılımsal düzeltmeden okuldaki bilgisayarlara kadar neyse), Bisiklet ve İzcilik.

Üniversite yıllarına geldim, İstanbulda olmam nedeni ile ne yazık ki bisiklet gitti, üniversite ortamı nedeniyle de İzcilik de gitti, geriye bilgisayar kaldı. Ama tabi yeni imkanlar vardı. Ben de bu imkanlar içerisinden Aikido'yu seçtim. Aikido şansıma denk geldi de diyebilirim. Judo veya Basketbol da olabilirdi mesela. Eğer ki Aikido olmasaydı düşünüyorum hayatımda hiç bir Savaş Sanatını görmemiş olacaktım. Aikido; Judo, Kungfu, Karate gibi sporlardan ayrıştığı en önemli nokta Savaş Sanatı olmasıdır ek bilgi olarak da yazayım. Aikidonun felsefe ve zihni kısmının yüzdesi daha fazladır diğer dövüş sanatlarına kıyasla neyse, Aikidoyla da uğraştık. Sonrasında Ebru sanatına merak saldım. Bir süre kursa gittim. Ebru sanatı çok değişik bir sanat orada diğer resimsel sanatlara kıyasla akış ile uğraşma daha fazla olduğunu gördüm. Şaşırtıcı geliyordu her yapılan şeyin tekrarlanma ihtimalinin çok çok düşük olması. Onun için zaten Osmanlı döneminde önemli anlaşmaların altlıkları olarak kullanılıyormuş. Ebru da bana bir şeyler kattı.

Daha sonrasında mezun olduk. İşim saha ağırlık bir iş olması nedeni ile hepsinden koptum. Ama bunların o zamanlardaki beni şekillendirmesi ve şimdiki bendeki etkisini anlıyorum şu an bakınca. Tabi ek bir not da o etkiyi anlamak için şimdiden bakmak gerekiyormuş o zamanlarda baksak anlar mıydık soru işareti. Steve Jobs, noktaları birleştirmek kısmına da felsefi atıf yapayım o zaman.

Neden buraya bu girdiyi giriyorum, çünkü çocuklarınızın ve kendinizin hangi hobilere yöneldiğini düşünün ve daha iyi analiz ederek seçmekte çok fayda olacağını düşünüyorum.

En favori fularım aşağıda yer almaktadır,